*Bu kılavuz, İngilizcede yayımlanmış farklı kaynakların bir araya getirilip dilimize çevrilmesiyle, ülkemiz ve günümüz pandemi şartlarına uyarlanması ile Güzel Günler Kliniği tarafından oluşturulmuştur.
Hazırlayanlar/Çevirenler: Uzm. Psk. Oya Azakoğlu Uzm. Psk. Beliz Çelikbaş Uzm. Psk. Çağla Fırat Uzm. Psk. Elçin Ökten Uzm. Psk. Buğu Subaşı Uzm. Psk. Selen Urgancıoğlu
Katkıda bulunanlar: Uzm. Psk. Nevra Buldur Uzm. Psk. Ayça Uslu Pelin Dr. Psk. Aslı Aktan Erciyes
Uzun zamandır tartışılan ve süreçlerin içine entegre edilmeye çalışılan online terapi ve online değerlendirme çalışmaları pandemi sürecinde ani bir gereklilik haline gelerek psikoloji alanının merkezinde yerini aldı. Bugüne kadar avantajları ve dezavantajları sıklıkla listelenen online uygulamalar hayata geçirildiğinde uzun zamandır merak edilen birçok sorunun yanıtı da bulunmuş oldu. Hazırladığımız bu rehber ile uzmanlara farklı çalışma alanlarını online olarak yürütmek için gerekli bilgileri içeren bir kılavuz sunabilmeyi amaçladık. Akademik araştırmaların ve deneyimlerin ışığında hazırlanan bu kılavuzların bundan sonraki dönemde daha da gelişeceğini ve uzmanlara yardımcı olacağını umuyoruz.
Online terapi kavramı internetin yaygınlaşmaya başladığı yıllarda daha çok duyulmaya başlasa da mektupla uzaktan terapi örnekleri daha da uzun zamandır bulunmaktadır. Şu anda uzaktan terapi çeşitleri içerisinde en çok karşımıza çıkanlar e-posta üzerinden terapiler, telefonda yapılan terapiler ve günümüzde en çok kullanılan görüntülü konuşmalarla sürdürülen terapilerdir. Bu rehber daha çok video konferans aracılığıyla görüntülü yapılan terapilere değinmektedir. Gelişen dijital dünyada farklı çeşitlerin ortaya çıkmasını beklemekle beraber onlar için de hazır olmaya çalışmak gerekir.
Farklı nedenlerle (evden çıkmakta zorluk, mesafe sorunları, yurtdışında ana dilde terapist bulma zorlukları vb.) terapist ve danışanın aynı mekanda olamadıkları durumlarda online terapi tercih edilebilmektedir. Pandemi süreci gibi salgın ve doğal afetler de bir neden olarak gösterilebilir. Devam eden süreçlerin online terapiye geçmesi veya bu dönemde ortaya çıkan ihtiyaçlar için yeni süreçlerin bu şekilde başlaması kaçınılmaz olmuştur.
Online terapi değerlendirilirken en çok gözetilen kriter yüz yüze terapiler kadar işe yarar olup olmadığı olmuştur. Bu konuda farklı ekollerin ve farklı uzmanların karşıt görüşleri bulunmaktadır. Yapılan çalışmaların gösterdiği, özellikle son dönemde online terapiden yüz yüze terapiye yakın hatta aynı seviyede pozitif sonuçların alınabildiği ve terapötik iş birliğinin ekran aracılığıyla bile olsa kurulabildiği yönündedir. Aynı zamanda danışanın süreci sahiplenmesinde, tatmin olmasında ve devamlılığında yüz yüze ve online terapilerin benzer sonuçlar elde ettiğI görülmüştür (Simpson & Read, 2014). Diğer taraftan kaygı, depresyon, panik bozukluk gibi durumların online terapide de çalışılabildiği ve sonuçların yüz yüze terapiden çok farklılık göstermediği çalışmalarda gösterilmiştir. (Carlbring et al. 2006; Mohr, Vella, Hart, Heckman, & Simon, 2008; Spence et al. 2011)
Akademik araştırmaların altını çizdiği en önemli konulardan birisi online terapi kararının danışana göre verilmesi ve herkesin / her durumun uygun olmayabileceğinin hatırlanması gerektiği olduğunu görüyoruz. Buna karar verilebilmesi için de eğitim aşamasında online terapi hakkında uzmanlara gerekli bilgilerin verilmesi ve oluşabilecek zor durumların yönetimi hakkında bilgi sahibi olmaları gerektiğini söyleyebiliriz.
Kılavuzun tamamını okumak için tıklayın. Terapistler İçin Online Terapi Rehberi
Pingback: Tele-Sağlık ve Çocukların Ruh Sağlığı | Yankı Yazgan