Çocukların yuvaya veya ana sınıfına hazır olması, katılacakları bu eğitim ortamından yararlanmaya hazır olmaları anlamına gelir. Hazır olup olmadıkları konusunda çoğu zaman anne ve babaların yapacakları gözlemler yeterli olur ancak ebeveynler emin olamadıkları noktalarda profesyonel değerlendirmeye de başvurulabilir. Çocukların gelişim aşamalarını nasıl aştıkları, öğrenmelerinin nasıl geliştiği ana sınıfı ya da yuvaya ne kadar hazır olduklarının derecesini belirler. Birçok anne ve baba, çocuklarının ilk kez okula gitmeye hazır olup olmadıklarını değerlendirirken onları yaşıtları olan başka çocuklarla kıyaslarlar. Burada onlara düşen ödev yapacakları gözlemde her çocuğun gelişiminin farklı hızda olduğunu unutmamaktır. Her çocuk bazı alanlarda yaşıtlarından ileride, bazı alanlarda daha geride olabilir. Yuvaya başlama kararında aileler genel olarak çocuklarının fiziksel gelişimini baz alabilmektedir oysa hem fiziksel hem de duygusal gelişim birlikte değerlendirilmelidir.
Ebeveynler çocuklarının oyun alanlarındaki, misafirliklerdeki, alışveriş yerlerindeki ve evdeki durumlarını değerlendirirken şu soruların yanıtlarına odaklanarak önemli gözlemlerde bulunabilirler:
- Çocuk ilk karşılaşmada nasıl bir ilişki kuruyor?
- Ne kadar rahat ya da ne kadar ölçülü?
- Büyükler onun konuşmasını izleyebiliyor ve anlayabiliyor mu?
- Başkalarının söylediklerini sözlerini kesmeksizin dinleyebiliyor mu?
- Arkadaşları ile oynarken problem yaşıyor mu, mızıkçılık yapıyor mu ya da ekibin dışında kalıyor mu?
Çocuğum okula nasıl alışacak?
Okula alışma sürecindeki aksamalar özellikle yuva dönemi çocuklarının performansını etkileyebilir. Alışma sürecinin her çocuk için geçerli standart bir süresi bulunmamaktadır ve farklı mizaçları olan çocuklar için bu süre farklılıklar gösterebilmektedir. Anne ve babaların bu süreci en iyi şekilde atlatmak için yapmaları gereken kendi çocuklarının hızıyla ilerlemeleri ve gerektiğinde hız düşürmeye hazır olmalarıdır.
Ebeveynlerin ilk kez okula gidecek çocukları okul fikrine alıştırmaları da önemli. Çocukların okula başlayacaklarını bilmeleri, okul ortamının pozitif bir üslupla kendilerine anlatılması hatta gidilecek okulun önceden ziyaret edilmesi yararlı olacaktır. Okulda edineceği yeni arkadaşların ve hayatında önemli rol oynayacak öğretmen kavramının da çocukların anlayabileceği biçimde aktarılması ve sorularına tatmin edici yanıtlar verilmesi okul dönemi geldiğinde sürece destek olacaktır.
Okula ilk kez başlayan çocuklarda en sık yaşanan zorluklardan birisi anneden ya da babadan ayrılmamak için gösterilen dirençtir. Çocukların bu direnci, genellikle ilk haftada değil, işin ciddi olduğunu ve ev çocukluğu döneminin bittiğini kavradıkları ilerleyen haftalarda artık davranışlarını etkileyecek düzeye ulaşır. Bu durum için “ayrılık kaygısı” deyimi kullanılabilir. Çocuklar hem ailelerinden uzak oldukları hem yeni koşullara alışmaya çalıştıkları hem de ailelerinin ne durumda olduklarını merak ettikleri için kaygılanırlar. Çocukların okula başlarken yaşayabileceği kaygıları, daha önce ayrılık deneyimi yaşadıklarında verdikleri tepkiler üzerinden öngörebiliriz. Ayrılık deneyimini hiç yaşamamış olanların bu sinyali verme fırsatı olmayabilir.
Ayrılık kaygısını azaltmak için ne yapılabilir?
Ayrılık kaygısının okulun ilk birkaç haftası boyunca sürmesi beklenmekle birlikte 4. haftada da devam ediyorsa bir uzmana danışmakta yarar vardır. Kaygılı davranışlar daha baştan çok şiddetli ya da ebeveynler için yönetmesi güç bir hal aldıysa uzman birisine danışmak için birkaç haftayı beklememek gerekir.
Bu dönemi daha yumuşak bir şekilde atlatmak için ebeveynlerin yapabilecekleri şeyler;
- Ayrılık sürecini ebeveynlerden daha az kaygılı ve daha kararlı gözükenin devralması
- Sabırlı olmak,
- Çocuğa zaman tanımak,
- Çocuğa kaygısını giderecek doğru ve küçük vaatler vermek, (“akşam ya da öğle vakti yuva çıkışı ben geleceğim”, “eve geldiğinde beraber parka gidebiliriz” gibi)
- Çocukların ebeveynleri hatırlatacak bir şeyi yanında bulundurmalarını sağlamak, (birlikte çekilmiş bir fotoğraf)
- Genel olarak okulun bu konudaki tavsiyelerine uymak
Okula geri dönüş
Kimi çocuklar dönüş sürecine rahatlıkla uyum sağlarken, kimi çocuklar ise kendini gergin, kaygılı hissedebilir. Çocuğunuzun okul konusunda endişeleri varsa bunun nedenlerini anlamaya çalışarak işe başlayabilirsiniz. Okul ya da sınıf değiştirme, yeni arkadaşlar, okulda daha önceden bir konuda yaşadığı bir sorunla yeniden karşılaşma ihtimali, derslerdeki başarı gibi nedenler çocuğunuzu kaygılandırıyor olabilir.
Okula başlangıç dönemi için kılavuz
- Günlük rutin oluşturulması
- Günlük rutinlerinizi okul dönemine göre yeni baştan oluşturun. Uyku saati, yemek düzeni, oyun saatleri vb. planlamasını yeniden yapın ve bu planı çocuğunuzla paylaşın.
- Okul sonrası saatlerini planlayın. Eve döndüğünde kimin karşılayacağı, eve gelince neler yapacağı gibi konuları birlikte konuşun.
- Sabah kalkış saatinin belirlenmesi
- Sabah kalkış saatinden evden çıkana dek, yapılması gerekenleri bir listeye yazın.
- Hazırlanmanın kaç dakika süreceğini çocuğunuzla birlikte düşünerek hesaplayın. Hesapladığınız süreye kendiniz 5 dakika ekleyin.
- Bu süre size evden çıkış saatinden o kadar zaman önce yataktan kalkmış olmanız gerektiğini gösterir.
- Yeterli süre olduğu takdirde, sabah saatleri bir kabus olmaktan çıkabilir.
- Okul malzemeleri hazırlığı
- Okulda kullanacağı malzemelerin eksiksiz olmasına özen gösterin.
- Servis aracı kontrolü
- Servis aracının güvenli, sürücünün güvenilir, servis içindeki ortamın çocuğunuz için yeterince esirgeyici olup olmadığını çeşitli vesilelerle denetleyin.
- Emniyet kemeri uygulaması için ısrarcı olun.
- Kendi otomobilinizde de bunu uygulayın.
- Okulda yemek
- Yuvada/okulda çıkan yemeklerin beslenme uzmanları denetiminde hazırlanması iç rahatlatıcı olmakla birlikte, yemeğin çocuğunuza nasıl ulaştığını bilmeniz iyi olur.
- Özellikle, karbonhidratlı ve şekerli besinlerin menülerde bolca yer alması, doymanın bu yiyeceklere dayandırılması, yemeklerin isim olarak göze hoş gelmekle birlikte nasıl bir malzeme ile yapıldığının pek bilinmemesi, çocuklarımızın okuldaki beslenme kalitesini yakından denetlememizi gerekli kılar.
- Okulda bir yemekhane yoksa beslenme çantasına hazır gıdalar yerine evde yapılmış gıdalar koyun.
- Revir ve sağlık hizmetleri
- Acil durumlara yönelik hazırlıkların yanı sıra düzenli tedavi alan çocuklara ilaçlarının aksatılmaksızın verilmesi önemli bir ayrıntı.
- Hastalıklar ve ilaç kullanımı çocuğun (ve ailenizin) özel hayatı kapsamındadır. Bu konudaki bilgiler diğer çocukları ilgilendirmez (onların kendilerini korumaları gereken bulaşıcı bir durum dışında).
- Okulun bu konulara gereken özeni göstermesini beklemelisiniz.
- Bazı yuvalar/okullar kendileri revir veya sağlık elemanı bulunduramayabilirler. Bu durumda anlaşmalı oldukları bir sağlık kuruluşu olması beklenir.
- Akşamüzeri kahvaltısı
- Okul dönüşü çocuğunuzun açlık düzeyine göre uygun bir ara öğün hazırlayabilirsiniz.
- Karnını tıka basa doyurmayın; aksi takdirde, okul sonrası gereken ödevler ve sosyal aktiviteler olumsuz etkilenebilir.
- Yatış saati
- Her evde en büyük problemlerden birisi budur; bir yatış saati belirlemeniz ve uygulamada taviz vermemenizle çözülebilir. Televizyondaki programları kaçırmamak en sık “düzen bozma” sebebi sayılır. Yatış saatini hafta içi ve hafta sonu için ayrı ayrı belirleyebilirsiniz.