Yeni Yüzyıl’ın biraz abartılı bir başlıkla duyurduğu, “ödüllü” çalışmaların tam metinleri www.yankiyazgan.com da araştırmalarım sayfasında görülebilir. Bugün beni biraz hüzünlendiren, o zamanki bilimsel performansımın gerisinde kalmam… Bunu söylediğimde birçok kişi, içinde olduğumuz ortamla kıyaslayarak, kendime haksızlık ettiğimi söylüyor.
Yazıp çizdiğim makaleler ve araştırma “paper”larının, (ülkemiz ortalamasına göre) başka ülkelerdeki bilimsel yayınlarda kaynak olarak kullanılma oranının oldukça yüksek olmasına bakıp (kendi fakültemde ilk birkaç taneden birisi, bu kadar verimsizliğime rağmen)
kaygımı gereksiz bulanlar çok.
Ama ben yaptıklarımın yapabilecek olduklarımın çok gerisinde kaldığını görmeye üzüldüğüm gibi, bir de bu kadar geride kalmama rağmen halâ sahiden de önlerde gözükmeme hayret ediyorum. Umarım, yetişmesinde çok rol oynadığım yepyeni kuşaktan olanlar bu dengesiz durumu değiştirecekler. Elimden geleni yapacağım.
Bu arada; 1995’te yayımlanan yandaki küpürdeki haberi kaleme alan Didem Ünsal, aynı zamanda 12 yıl sonra, mayıs 07’de yayımlanan Ergenlikten Gençliğe kitabını beraberce hazırladığımız kişi…
Didem
merhaba yankı bey, benden bahsetmişsiniz çok hoşuma gitti. haberin başlığını ben mi atmıştım inanın hatırlamıyorum ama 12 yıl sonrasında yeniden buluşmak harikaydı doğrusu. insanın zaman içindeki yolculuğunda enteresan tesüdflerden birisi. yeni yüzyıl, benim gazetecilikten en keyif aldığım dönemime rastlıyor. tekrar teşekkürler hayatıma olumlu katkılarınız için.
didem ünsal