Esnaf için ustalığın sonraki kuşağa aktarımı önemli; Tüccar için ise kazancın maksimize edilmesi (Kanlıca yoğurdu üreticisi tv’de tanımladı)
kazan büyüdükçe lezzet azalır; işleri sürekil büyütme kültürünün, herşeyin daha fazlasını istemenin neyi küçülteceğini yansıtan perspektif.
mesleğin bir sonrakine en iyi biçimde aktarılması, işin iyi yapılmasının kazançlı yapılmasına üstün tutulması gibi değerlere saygı duydum.
bu fikirleri duyunca ister istemez geleneksel bir meslek olan doktorluk uygulamalarını düşündüm.
Doktorları esnaflıktan tüccarlığa geçişe zorlayan koşulların devletin kendi kurumlarında yaratılması şaşırtıyor. tetkik istemeyi, daha çok kişiyi daha az özenle görmeyi teşvik eden performans sistemini benimseme hatası için özeleştiri yapmamız gerekiyor.
eldeki tetkikin (raftaki mal gibi) ya da becerinin tüketilmesini hedefleyerek, hastada ihtiyaç ‘saptamak’ (yaratmak) teşvik edilince, gereksiz MR, EEG, kan tahlilleri çoğaldı (gerekçe de hiç bir şey eksik kalmasın, ama her zaman eksik kalan bir şey olacağı gibi tıbbi kanaat iç rahatlatma hedefli yollarla da oluşturulamaz, eğer bilimsel ilkeler önplanda ise.
melike
Doktorların, esnaflıktan tüccarlığa geçiş sürecinin, performans yasasından çok daha önce başladığını düşünüyorum;yasa, olsa olsa sürece ivme kazandırmıştır. Ne yazık ki,tüccar ruhu taşıyıp,bir nedenle doktor olmayı seçmiş kişiler yüzünden mesleğin itibarı yara almış,insanlar,eskiden önlerinde düğmelerini ilikledikleri doktorlara saldırır hale gelmişlerdir.Elbette sözüm, mesleğini aşkla yapan,ameliyathanede yalnızca maaş karşılığı,aralıksız 8-10 saat geçiren doktorlara değil. Hepsine selam olsun…