dün akşamdan bu yana bloglara erişimin engellenmiş olduğunu görmek, park yerinin arabanız içinde kalacak biçimde kapısının kilitlenmesine benziyor. bu benzetmemi özgürlükleri hafife almak gibi yorumlamayın,zaten hafife alanın ben ya da benzeri insanlar olmadığı apaçık ortada.
böl bir durumda, üzüntüden başka hangi duygularla hareket etmeliyiz? üzüntü, genellikle hareket ettiren değil, hareketsiz bırakan bir duygu ise, “otur oturduğun yerde” vaziyeti belki de ağır basacaktır.
neyse, devam ederiz elbet.
SS
çok garip bir duyguydu… yarım hissettim kendimi. ve tamamlamak için ise hiçbir şey yapamazdım.
çağçağ
Merhaba
14 aylık kızıma tutuyorum blogu.Neden mi unutuyorum,kimyasal bir şey değil benimki, her şey gibi unutuluyor her anı.Bir anda erişememek sanki evinin kilidi değişmiş gibi hissettiriyor.Ama tabiki değişik yollarla ulaşıyorsun evine ama eskisi gibi olmuyor hiç bir şey.Engellenmek ve baskı insanda nelere yol açar siz benden daha iyi bilirsiniz.Şimdi kendimede bir blog kurdum inadına.Anne-bebek bloglarından insana ne zarar gelirki,ne kadar masumca…
Sevgiler